Merkez Bankası faiz kararını açıkladı
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, politika faizini 50 baz puan düşürerek, yüzde 8,5’e çekti. Merkez Bankası’nın açıklamasında, “Depremin yakın vadede ekonomik aktiviteyi etkilemesi beklenmekle birlikte orta vadede kalıcı etkide bulunmayacağı öngörülmektedir” denildi.
Karara ilişkin Para Politikası Kurulu’ndan yapılan açıklamada Kahramanmaraş merkezli deprem felaketine vurgu yapıldı. Açıklamada, “Depremin yakın vadede ekonomik aktiviteyi etkilemesi beklenmekle birlikte orta vadede Türkiye ekonomisinin performansı üzerinde kalıcı bir etkide bulunmayacağı öngörülmektedir” denildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“- Yakın dönemde iktisadi faaliyete ilişkin açıklanan veriler tahmin edilenden daha olumlu seviyelerde gerçekleşmesine rağmen, jeopolitik risklerin ve faiz artışlarının da etkisi ile gelişmiş ülke ekonomilerinde resesyon endişeleri sürmektedir. Türkiye’nin geliştirdiği stratejik nitelikte çözüm araçları sayesinde temel gıda başta olmak üzere bazı sektörlerdeki arz kısıtlarının olumsuz etkileri azaltılmış olsa da uluslararası ölçekte üretici ve tüketici enflasyonu yüksek seviyelerini sürdürmektedir. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Ülkeler arasında farklılaşan iktisadi görünüme bağlı olarak gelişmiş ülke merkez bankalarının para politikası adım ve iletişimlerindeki ayrışma devam etmektedir. Finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankaları tarafından geliştirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin sürdüğü gözlenmektedir. Ayrıca finansal piyasalar, durgunluk risklerine karşı faiz artışı yapan merkez bankalarının faiz artırım döngülerini yakında sonlandıracağını beklentilerine yansıtmaktadır.
Deprem felaketine vurgu
– Asrın felaketi öncesindeki öncü göstergeler 2023 yılının ilk çeyreğinde iç talebin dış talebe kıyasla daha canlı olduğuna ve büyüme eğiliminde artışa işaret etmekteydi. Depremin üretim, tüketim, istihdam ve beklentiler üzerindeki etkileri kapsamlı bir şekilde değerlendirilmektedir. Depremin yakın vadede ekonomik aktiviteyi etkilemesi beklenmekle birlikte orta vadede Türkiye ekonomisinin performansı üzerinde kalıcı bir etkide bulunmayacağı öngörülmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bileşenlerin payı artarken, turizmin cari işlemler dengesine beklentileri aşan güçlü katkısı yılın tüm aylarına yayılarak devam etmektedir. Bunun yanında, iç tüketim talebi, enerji fiyatlarındaki yüksek seviye ve ana ihracat pazarlarındaki zayıf iktisadi faaliyet cari denge üzerindeki riskleri canlı tutmaktadır. Cari işlemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalıcı hale gelmesi, fiyat istikrarı için önem arz etmektedir. Kredilerin büyüme hızı ve erişilen finansman kaynaklarının amacına uygun şekilde iktisadi faaliyet ile buluşması yakından takip edilmektedir. Kurul, 2023 Yılı Para Politikası ve Liralaşma metninde belirttiği üzere, parasal aktarım mekanizmasının etkinliğini destekleyecek araçlarını kararlılıkla kullanmaya devam edecek ve fonlama kanalları başta olmak üzere tüm politika araç setini liralaşma hedefleriyle uyumlu hale getirecektir. Kurul, yaşanan felaketin etkilerinin en düşük seviyelere indirilmesi ve gerekli dönüşümün desteklenmesi amacıyla uygun finansal koşulların oluşmasını önceliklendirecektir.
– Uygulanan bütüncül politikaların desteğiyle enflasyonun seviyesinde ve eğiliminde iyileşmeler görülmeye başlanmakla birlikte depremin yol açtığı arz-talep dengesizliklerinin enflasyon üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artış trendinin sürdürülmesi açısından finansal koşulların destekleyici olması daha da önemli hale gelmiştir. Bu çerçevede Kurul, politika faizinin 50 baz puan düşürülmesine karar vermiştir. Kurul, bu ölçülü indirim sonrası para politikası duruşunun fiyat istikrarı ve finansal istikrarı koruyarak deprem sonrası gerekli toparlanmayı desteklemek için yeterli olduğu görüşündedir. Depremin 2023 yılının ilk yarısındaki etkileri yakından takip edilecektir.
“Enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana kadar…”
– TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. TCMB, fiyat istikrarının kalıcı ve sürdürülebilir bir şekilde kurumsallaşması için Liralaşma Stratejisi’ni tüm unsurlarıyla uygulayacaktır. Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır.
– Kurul, kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve veri odaklı bir çerçevede almaya devam edecektir.
– Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti beş iş günü içinde yayımlanacaktır.”
Beklentilerin altında kaldı
AA Finans’ın anketine katılan ekonomistlerin çoğu, TCMB’nin faizi indirmesini bekliyordu. Ekonomistlerden 10’u mevcutta yüzde 9 düzeyinde bulunan politika faizinin 100 baz puan düşürüleceği yönünde görüş bildirirken, 1’i bu indirimin 150 baz puan olacağını tahmin ediyordu. Ekonomistlerden 6’sı ise politika faizinin sabit tutulmasını bekliyordu.
Geçen yıl 5 kez indirim yapılmıştı
Geçen yıl faizde üst üste dört kez indirime giden Merkez Bankası, kasım toplantısında faiz indirim sürecinin sonlandırıldığını açıklamıştı. Aralık ayında faizde değişikliğe gidilmemişti.